IĞDIR’LI BU SEFER SARI ÖKÜZÜ VERMEYECEK…!!!!

BİRLİK  VE SARI ÖKÜZÜN HİKÂYESİ

                     Iğdır'a dönüp baktığımızda 12 Haziran’da yapılacak olan Milletvekili seçimlerinde  bu sefer Iğdırlı Sarı Öküzü vermeyecek…

          2007 yılında 2009 yılında Sarı Öküzü kaptıran Iğdırlı bu sefer birlik beraberlik sergilemeye çalışıyor.

          Her geçen gün küskünler kırgınlar ufak tefek hesap peşinde olanlar Sinan Oğan’ın etrafında birleşerek Iğdır’ın birliğini sağladık diyorlar….Sarı Öküzü vermeyeceklerini söylüyorlar.

      Sarı Öküz    Hikayesi  bu seçimde gerçekleşmeyecek diyorlar..!! Biri olacağız diri olacağız İri olacağız küllerimizden yeniden doğacağız…İki dönemdir sütten ağzı yanan tarihten ders alan Iğdırlı bu seçimde bakalım dediğini yapacak  mı? Onuruna Gururuna geleceğine sahip çıkacak mı?..!!! İşte Sarı Öküzün hikayesi okuyun ..bütün dostlarınıza anlatın ki gaflet uykusunda olanlar uyansın….!!!!

                                                                   SARI ÖKÜZ

                          Eski zamanların birinde bir otlakta öküz sürüsü yaşarmış. Ama çevredeki aslanlar da bir türlü rahat bırakmazmış onları. Hemen her gün saldırırlarmış sürüye. Öküz dediğin öyle yabana atılır bir hayvan değil ki, bir araya toplandılar mı kolayca defetmesini bilirlermiş o koca aslanları. Gün geçtikçe aslanları almış bir kaygı... "Herhalde bize bu otlağı terk etmek düşüyor" demiş aslanlardan birisi. "Nereye gideriz" diye düşünürlerken sürünün en çelimsiz, ama en kurnazı topal aslan "Hayır" demiş, "Hiçbir yere gitmiyoruz... Ben hallederim bu işi."

                       İnanmamış kimse ona ama "Bir şans verelim ne çıkar" diye düşünmüşler. Topal aslan elinde beyaz bayrak gitmiş öküzlerin yanına... Öküzlerin lideri olan boz öküz sormuş ne istediğini. Topal aslan "Saygıdeğer öküz efendiler.. Bugün buraya sizden özür dilemek için geldik" diye başlamış söze: "Evet size defalarca saldırdık, ama niye biliyor musunuz? Hep o sizin aranızdaki sarı öküz yüzünden... Onun rengi gözümüzü kamaştırıyor, aklımızı başımızdan alıyor... Verin onu bize, siz kurtulun biz de barış içinde yaşayalım!"

               Boz öküz, diğer önde gelenlerle görüşmek üzere geri çekilmiş... Hepsi de sıcak bakmışlar bu teklife... Bir tek yaşlı benekli öküz "Olmaz" demiş ama kimseye dinletememiş sözünü... Zavallı sarı öküz teslim edilmiş aslanlara... Sürünün selameti için bir öküz; gerekliymiş bu... Gerçekten de günlerce sürüye saldıran olmamış... Ama aslan milleti, ne kadar sabreder ki "Acıktık" demişler. Topal aslan boz öküzün yanına gitmiş:

                      "Gördünüz ya biz aslanlar ne denli uysal milletiz... Yalnız büyük bir sorunumuz var! Şu sizin uzun kuyruklu öküz... Öyle uzun bir kuyruğu var ki nereden baksak görünüyor... O kuyruğu salladıkça bizim de aklımız başımızdan gidiyor... Gelin verin onu bize eskisi gibi barış ve huzur içinde iki taraf da hayatını sürdürsün..."

                 Boz öküz yine istişare yapmış sürünün ulularıyla... Yine sadece benekli öküz olmuş karşı çıkan... Hepsi de "Verelim gitsin" demişler... Dışlamışlar uzun kuyruğu sürüden... Saatler sürmüş zavallının çırpınışları...

                Tekrar tekrar yinelenmiş bu olanlar... Her geçen gün daha da semirmiş aslanlar, alabildiğince güçlenmişler. Öküzler ise her geçen gün daha da zayıflamışlar, seyreldikçe seyrelmişler... Aslanlar küstahlaştıkça küstahlaşıyormuş. Artık bir neden bile söyleme gereği duymuyorlarmış. "Verin bize şu öküzü sonra karışmayız" diyorlarmış. Zavallı öküzlerin "Hayır" diyebilecek güçleri kalmamış... Hepsi birer birer can veriyormuş aslanların pençesinde. Boz öküz de aralarında olmak üzere birkaçı kalmış en sona... "Ne oldu bize, ne zaman kaybettik bu harbi aslanlara karşı, oysa ne kadar da güçlüydük?" diye sormuş biri boz öküze... Boz öküz, gözleri nemli ve sesi pişmanlıkla titreyerek, "Sarı Öküz'ü verdiğimiz gün kaybettik bu kavgayı!" demiş..

            İnşallah bu sefer  IĞDIRlı kayıp etmez….!!! 

Iğdır Türkiye'nin Orta Asyaya açılan kapısıdır Iğdır  üzerine oynanan oyun ortada! Şimdi oynanan oyunu bozmak zamanıdır.

Serdar Ünsal

Karakoyunlu Halkından rahmetlik Hacı Mehemmet Ali nin torunu Selahattin Aycan ın oğlu HABİP AYCAN

genç yaşta hakkın rahmetine kavuşmuştur...Değerli ailesinin, sevenlerinin tüm Iğdır Karakoyunlu halkının başı sağolsun

Allah cc rahmet eylesin Mekanı cennet Olsun...

Sefer Karakoyunlu-İstanbul

Her seçimde Iğdır’a gelen ve Partisi MHP’ye destek olan Mikail Göleli, 12 Haziran seçimlerinde Iğdır’a gelecek mi?
                İşte bu soru her gün defalarca sorulduğundan, merak duyan halkımızın sorusuna yanıt bulmak adına görüşlerine başvurduğum İşadamı Mikail Göleli: “41 yıldır çizgimden taviz vermedim, bu seçimde de çizgimden taviz vermeyeceğim.”  diyerek söze başladı ve şöyle devam etti…
               Göleli: “Ben 1995 yılında Iğdır’dan MHP Milletvekili adayı oldum. Halkımızın teveccühü ile kazandım. Ancak partim o tarihlerde barajı aşamadığı için Milletvekili seçilemedim… Kadirşinas hemşerilerim bana her zaman bir Milletvekili gözüyle baktılar… Bende bu zamana kadar halkımın bana gösterdiği ilgiye layık olmaya çalışmışımdır…  Milletvekili olmak benim için hiç önemli değildi…  Benim nazarımda gönüllerin milletvekili olmak en büyük mutluluktur. Her seçim Iğdır’a gelip hiçbir karşılık beklemeden partime çalışmış, emek vermişimdir.     12 Haziran seçimleri bu güne kadar Iğdır Azeri Türklerinin geçireceği en kolay seçimdir… MHP’nin iki pırıl pırıl adayı var. İkisi de hiçbir şaibeye bulaşmamış, ikisi de genç ve kariyerlerinin zirvesinde kişilerdir… Halkımız bu durumu herkes gibi açık ve net bir şekilde görmekte, değerlendirmektedir… Her partide, her toplulukta, her millette olabilecek ufak tefek aksaklıklar olsa da, halkımızın sağduyusu ağır basacak ve MHP kesinlikle Iğdır’da açık ara farkla kazanacaktır… Malumunuz üzere MHP’nin gücünü kırmak için kasetler üretilmekte, montajlar yapılmakta, tehditler savrulmaktadır… Bu tehditler karşısında Sayın Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’nin dik duruşu, MHP’yi şahlandırmıştır… Ben İstanbul tarihinde MHP’nin bu kadar ilgi gördüğüne ilk kez şahit oluyorum. Birilerinin hesabının tutmadığını, hatta ters teptiğini açık yüreklilikle söyleyebilirim… Seçim çalışmalarına İstanbul’da, Tekirdağ’da katılıyorum. Amaç hizmetse burada da partime hizmet ediyor, çalışmalara katılıyorum…  Elbette ki Iğdır’da bize ihtiyaç olursa koşa, koşa geliriz… Ancak 3. Bölge bizim önemle üzerinde durduğumuz bir bölgedir. Gerek Meral Akşener ve gerekse dava arkadaşım, dostum Atilla Kaya için geç saatlere kadar çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Dediğim gibi, Iğdır, Iğdır olalı böyle bir rahat seçim ortamı bulmamıştır. İnanıyorum ki, beni seven, benim değer verdiğim, her zaman baş tacı yaptığım hemşerilerim partilerinin yanında duracak, çalışmalara iştirak edeceklerdir… Benim Iğdır’da fiili olarak gelip çalışmam hiç önemli değildir. Her gün mesaimin büyük bir bölümünü telefon görüşmeleri yaparak geçiriyorum. Iğdır’da ne olup bittiğini herkes kadar bende biliyorum. Partimize ve adaylarımıza sahip çıkılması gerektiğini, hele böylesi hassas bir dönemde daha çok ilgi duymamız gerektiğini bilerek, dostlarımızı bu yönde yönlendiriyoruz.” dedi… 
            MHP’nin efsane lideri olarak tanımlanan ve ülkü camianın Reisi Mikail Göleli, Iğdır halkına işte böyle mesaj verdi…
            Iğdır’da ki gelişmelerden harfiyen haberdar olduğunu belirten Göleli’nin, yapmış olduğu açıklama eminim ki, seçim süresince konuşulan sözlere tercüman olmuştur…
            Bazı kişilerin üstlendikleri görevler vardır. Bazı kişilere de verilen görevler vardır. Mikail Göleli bu güne kadar hem görev üstlenmiş, hem de verilen görevi ciddiyetle yapmaktan kaçınmamıştır.
            Birçok seçimde Iğdır’a gelerek halkının yanında yer alan Göleli, hiçbir karşılık beklemeksiniz, maddi ve manevi tüm imkânlarını seferber ederek çalışmıştır…      Bundan sonra da çizgimi değiştirmem diyerek tüm tartışmalara son noktayı koymuştur…

Cabbar Şıktaş-Yeşil Iğdır Gazetesi